Sosyal medya, fenomen çocukları metalaştırıyor!
Kimi sekiz, kimi 10, kimi 14 yaşında… Çektikleri videolarla binlerce lira kazanıyorlar. Onlara sosyal medyanın çocuk fenomenleri deniliyor. Oysa onlar aileleri tarafından metalaştırılmış çocuklar. Uzmanlara göreyse çocuk işçiler…
Sosyal medya, fenomen çocukları metalaştırıyor!
Çocuk insanın geleceğidir… Tüm uygarlıklar, toplumlar bunun bilincindedir. Ama içinden geçtiğimiz şu tuhaf zamanlarda bu basit gerçeği sanki unuttuk. İş öyle bir hale geldi ki çocuklarımızı kazanç kapısı olarak görmeye başladık.
Nereden çıktı bu derseniz, Sosyal medyaya bakmak yeterli. YouTuber çocuklar ortalıkta cirit atıyor. Kimi makyaj videolarıyla karşımıza çıkıyor, kimi oyuncak tanıtıyor, kimi oyun anlatıyor… Sosyal medyada karşılaştığınız fenomen olmuş bu çocuklar, akranları için çoktan rol modeline dönüşmüş durumda.
Araştırmacılar bugünün çocuklarına “İlerde ne olacaksın?” diye sorulduğunda ağırlıklı olarak “YouTuber” cevabı aldıklarını söylüyor.
Dünyada ve ülkemizde uzmanlar, çok gündeme gelmese de sosyal medyada yer alan paylaşımlarda çocuklar üzerinden para ve itibar kazanmanın çocuk istismarı olduğu konusunda hemfikir. Öyle ki çocuk işçi çalıştırmakla eş tutuluyor bu durum.
Çocuklarla ilgili paylaşımların çok ciddi sonuçları var.
İstismarcılara davetiye: Çocuğun izni ve bilinci olmadan fotoğraflarının paylaşılması, çocuğun dijital ayak izinin internete bırakılmasını sağlar, çocuk istismarcılarına davetiye çıkarır.
Siber zorbalık için kullanıllabilir: Büyüdüğünde çocukken paylaşılan fotoğrafları ve görsel materyallerinden utanma riski her zaman bulunmakta. Bu da büyüyünce bireyde psikolojik sorunlar oluşturabilmekte. Ayrıca, bu fotoğraflar üzerinden siber zorbalık ve siber mağduriyet yaşanma olasılığı bulunmaktadır.
Umarsız bir kuşak yetişme riski var: TikTok’da sürekli tekrarlayan kısa süreli videolar izleyen çocuk, ergen, genç ve yetişkinlerde nörolojik ve psikolojik problemler oluşabilmekte. Fragmanlar şeklinde sadece görsele yoğunlaşan, düşünemeyen ve sorgulamayan birey ortaya çıkmakta. Her şeyi eğlence olarak algılayan bir umarsız kuşak yetişme riski bulunmakta.
Narsistik kişilik bozukluğu görülmekte: En önemli psikolojik etkisi sürekli kendini sosyal medyada teşhir etme, narsistik kişilik bozukluğunu geliştirme ihtimalidir. Hep ben varım, ben en güzelim, ben en iyiyim gibi bencilliğin üst versiyonu olan narsistik ruh hali yeni neslin en önemli sorunudur. Y ve Z kuşağı üzerine yaptığım araştırmalarda sosyal medyayı fazla kullanan ve sosyal medya bağımlısı olan ergen ve gençlerde narsistik kişilik özelliklerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.
Şizofrenik parçalanmaya gebe: Çocukken sürekli poz verdirilen ve rol yapmaya alıştırılan bireyler ergen ve gençliklerinde hayatı rol yapma olarak algılamakta. Simülasyon evreninde “mış gibi” yaşamaya alışmaktadırlar. Bu da şizofrenik parçalanmışlıklara gebedir.