Anket diyor ki: Babanızı değiştiremezsiniz
2016 yılında, psikolog Dr. Peter Langman, 56 Amerikan okul atıcısı hakkında biyografik veriler derledi. %82’sinin, genellikle evde iki biyolojik ebeveyn olmadan, işlevsiz aile durumlarında büyüdüğünü gözlemledi. Bu durum ne yazık ki devam ediyor. Buna bir örnek olarak Teksas, Uvalde’deki tetikçi, yıllardır babasıyla birlikte yaşamamıştı. Sandy Hook tetikçisi o katliama giden iki yıl içinde babasını görmemişti.
Anket diyor ki: Babanızı değiştiremezsiniz
Geçen ay, Aile Araştırmaları Enstitüsü’nün yeni araştırması, babaların özellikle erkek çocuklar için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Örneğin, babasız büyüyen erkek çocukların üniversiteden mezun olma olasılığı, evde babasıyla yaşayan yaşıtlarının yarısı kadardır. Çarpıcı bir şekilde, bu rakamlar ırk, gelir ve genel IQ gibi diğer faktörleri kontrol ettikten sonra bile sabit kalıyor. Evde babası olmayan erkek çocukların ne çalışma ne de okulda olarak tanımlanan yirmili yaşlarının sonunda “aylak” olma olasılıkları neredeyse iki kat daha fazladır ve 35 yaşına geldiklerinde tutuklanma veya hapsedilme olasılıkları önemli ölçüde daha fazladır.
Dr. Peter bunların, babasızlığın kültürümüzün karşı karşıya olduğu en acil krizlerden biri olduğunu gösteren veri noktalarından sadece birkaçı olduğunu vurgulayarak, kültürümüz neden bundan daha fazla bahsetmediği ile ilgili endişe duymaktadır.
Dr. Peter ayrıca bu yaşananların bir diğer nedeni olarak Amerika’nın benimsediği kültürün bu noktaya, özgürlüğün yeniden tanımlanması ve özgürlüğün sorumluluktan önce verilmesiyle rastgeleliği teşvik eden cinsel devrim yoluyla geldiğini ifade etmektedir. Bunun beraberinde evlilik dışı birlikteliğin normalleşmesiyle, ortaya çıkan çocukları büyütmek için çoğunlukla kadınlar kendi başlarına bırakılmaktadır.
Birçoğu mevzuatla mümkün kılınan başka katkıda bulunan faktörler de vardır. Dr. Peter aynı cinsiyetten “evlilik” için yasal talep, tanımı gereği çocukların hem anneye hem de babaya ihtiyacı olmadığını iddia eden aynı cinsiyetten ebeveynlik talebini de beraberinde getirdi. Bazı yardımlı üreme biçimleri de benzer şekilde, çocukların bağlı bir evliliğin meyvesi olmaktan çok ticari bir süreç olduklarını ileri sürer.
Dr. Peter Amerikalı erkeklerin %32’si biyolojik babaları olmadan evlerde büyüdüklerini ve bu sosyal deneyin korkunç sonuçlarından öğrenmemiz gereken bir şey varsa, o da babaların değiştirilemez olmasıdır fikrini savunmaktadır. Bununla beraber bu durumun yaratılıştan itibaren doğru olduğunu ifade eden Dr. Peter, sağlıklı davranışları model alarak ve sağlıksız davranışları düzelterek sağlıklı bir şekilde birlikte yaşayabilmek için sosyal, duygusal ve ruhsal olarak olgunlaşmamış çocukların olgunlaşmasını sağlamamız gerektiğini vurgulamaktadır. Bunun da çocukların ebeveynlerin sağlıklı davranışlarını modellemeleriyle gerçekleşebileceğini söylemektedir.
Dr. Pete bu konuda Mukaddes Kitap pasajlarına da dikkat çekerek, doğruluk konusunda akıl hocalığı yapılmasından daha fazlasının gerektirdiğini söyler. Mesih’in takipçilerine defalarca “kendisinin yaptığını yapmalarını” söylemesi örneğiyle öğütlemenin ötesinde amel etmenin de önemine dikkat çekmeye çalışmıştır.
Kutsal yazılarda da cinsiyete özgü modelleme örneklerine Dr. Pete dikkat çekmektedir. Bu yazılarda erkeklerin onurlu ve özdenetimli olmaları, genç erkeklerin özdenetimli olmaya teşvik edilmesi yönünde yazılar yer almaktadır. Ayrıca yaşlı kadınlara, iyi olanı öğretmelerini ve genç kadınların nazik olmalarını öğretmeleri istenmektedir.
Dr. Pete biyolojik gerçekliğimizde cinsel farklılığımız yokmuş gibi davranmaya çok hevesli olmamız bizim ebeveynlikte cinsiyetlerimizin kritik öneme sahip olduğu önerisine katlanamama noktasına getirdiğine dikkat çekmektedir. Fakat yaşanan facia rakamları yalan söylemez. Etik ve Kamu Politikası Merkezi başkanı Dr. Ryan Anderson’un belirttiği gibi, “burada ebeveynlik diye bir şey yoktur. Annelik ve babalık vardır. Çocuklar için her ikisi de önemlidir.”
Psikolog Dr. Pete meydana gelen bu faciaların önüne geçmek için çeşitli öneriler öne sürmektedir. Ona göre öncelikle kutsal kitaplardan yola çıkılması gerekmektedir. Bununla beraber artan kamu güvenliği krizine yani babasızlığa meydan okunmalı, erkeklerin ve kadınların var olduğu ve ebeveynlikte her ikisinin de önemli olduğu sözle ve eylemle teyit edilmelidir. Çocuklar sorumluluk almaya davet edilmeli ve oluşan boşluklar doldurulmalıdır. Teknolojilerimiz ve kültürel dogmalarımız aksini iddia etse de her çocuğun bir babasının olduğunu ve bu yeni istatistikler, her çocuğun babasına ihtiyacı olduğunu bir kez daha göstermektedir. Onları bundan mahrum etmeye hakkımız yoktur diyerek okuyucuların dikkatini çekmeye çalışmıştır.