Çocuklarda zeka gelişimi

11.07.2022
A+
A-
Çocuklarda zeka gelişimi

Zekanın tanımı ve ölçülmesi ile ilgili olarak çok sayıda kuram mevcuttur. Zeka dendiğinde aklımıza genellikle zihinsel yetenek gelir. Zeka testi olarak adlandırılan ölçme araçları da zihinsel yeteneği ölçmeyi amaçlarlar. Zeka kavramı, öğrenme, anlama, öğrenilenleri genelleyip yeni durumlarda kullanabilme ve bir problemle karşılaşıldığında uygun çözüm yolları bulabilme becerilerini içerir.

Çocuklarda zeka gelişimi

Önceki yıllarda zekanın doğuştan geldiği, tek tip olduğu ve gelişim göstermediğine inanılırdı. Ama aslında zeka özellikle çocuğun ilk yıllarında hızlı bir gelişim gösterir. İlerleyen yaşla beraber gelişimi yavaşlar ve yirmili yaşlardan itibaren de durur. Zekayı belirleyen en önemli faktör kalıtımdır.

Ancak doğum öncesi ve sonrasında yaşanabilecek bulaşıcı hastalık, zehirlenme gibi durumlar ya da bazı komplikasyonlar, kromozomal bozukluklar, uyaran yetersizliği, ihmal ve istismar gibi durumların da zeka gelişimi üzerinde etkisi vardır. Bu yetenek doğuştan geldiği gibi sonradan da geliştirilebilir.

Çevresel koşullar, anne ve babanın tutumu ve duygusal etkileşim potansiyelin kullanılabilmesini sağlar. Yeterli etkileşimi kuramamış annenin bebeği, dış dünya ile ilişkisinde pasif olur. İlk 3 yılda anne ile yeterli duygusal ilişkiyi kurmak çocuğun zeka gelişimini ve sosyal uyumunu olumlu yönde etkiler. Bebekle ne kadar çok ilgilenilirse ve ne kadar çok değişik ortam içinde bulunulursa, bebek o derece sosyal ortamlara alışır. Aktivite içinde olan ailede, çocuk da kendisini geliştirme yönünde istekli olur.

0-6 yaş, çocuklarda fiziksel, zihinsel, sosyal, dil ve motor gelişimi bakımından önemli değişimlerin görüldüğü bir dönemdir. Bu yaş çocuğunun becerilerinin gelişimi çevredeki uyaranların miktarı ile doğru orantılıdır; yani ne kadar fazla uyaran varsa, gelişimi o kadar hızlı olur. Çocuklar becerilerinin gelişimi ile beraber ebeveynlerinden, çevrelerinden, arkadaşlarından gördükleri birçok davranışı tekrar eder; hafızalarına alır ve zaman zaman tekrar çıkarıp bunları kullanırlar. Birçok alanda olduğu gibi zekanın gelişmesinde de çocuğun kendisi ile iletişime geçen tüm insanları izleme, dinleme, taklit etme ve model alma yolları etkindir. Sosyal gelişim ve paylaşımın da artmasıyla oyunlar devreye girer; çocuklar oyunlarla öğrendiklerini taklit eder; pekiştirir; üretkenliğini geliştirir ve empati kurmayı öğrenir.

Toplumumuzda, zeka düzeyi okul başarısı ile çok fazla ilişkilendirilmektedir. Oysa sadece akademik becerileri çok iyi olan çocuk zekidir demek yanlıştır. Akademik başarı uygun öğrenme yöntemlerinin bulunmasıyla artar. Öğrenemeyen çocuk yoktur aslında; öğrenme yolunu bilemeyen çocuk vardır. Çocuğumuzda hangi zeka alanının daha baskın olduğunu anlayabilirsek ona uygun öğrenme metodunu ve çalışma tekniklerini de belirleyebiliriz. Günümüzde 8 çeşit zeka alanının olduğu kabul edilmektedir. Bunlar sözel-dilsel, mantıksal-sayısal, görsel-mekansal, bedensel-kinestetik, işitsel-ritmik, kişilerarası-sosyal, kişisel-içsel ve doğa-varoluşçu zekadır. Bu zeka tiplerinin kişilerin meslek seçimlerinde de etkili olduğu düşünülmektedir. Ancak tabiki sadece zeka tipine göre, sen bu alanda başarılı olabilirsin diyerek çocuğu meslek seçimine zorlamak doğru değildir.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.